نتائج البحث

MBRLSearchResults

mbrl.module.common.modules.added.book.to.shelf
تم إضافة الكتاب إلى الرف الخاص بك!
عرض الكتب الموجودة على الرف الخاص بك .
وجه الفتاة! هناك خطأ ما.
وجه الفتاة! هناك خطأ ما.
أثناء محاولة إضافة العنوان إلى الرف ، حدث خطأ ما :( يرجى إعادة المحاولة لاحقًا!
هل أنت متأكد أنك تريد إزالة الكتاب من الرف؟
{{itemTitle}}
{{itemTitle}}
وجه الفتاة! هناك خطأ ما.
وجه الفتاة! هناك خطأ ما.
أثناء محاولة إزالة العنوان من الرف ، حدث خطأ ما :( يرجى إعادة المحاولة لاحقًا!
    منجز
    مرشحات
    إعادة تعيين
  • الضبط
      الضبط
      امسح الكل
      الضبط
  • مُحَكَّمة
      مُحَكَّمة
      امسح الكل
      مُحَكَّمة
  • السلسلة
      السلسلة
      امسح الكل
      السلسلة
  • مستوى القراءة
      مستوى القراءة
      امسح الكل
      مستوى القراءة
  • السنة
      السنة
      امسح الكل
      من:
      -
      إلى:
  • المزيد من المرشحات
      المزيد من المرشحات
      امسح الكل
      المزيد من المرشحات
      نوع المحتوى
    • نوع العنصر
    • لديه النص الكامل
    • الموضوع
    • بلد النشر
    • الناشر
    • المصدر
    • الجمهور المستهدف
    • المُهدي
    • اللغة
    • مكان النشر
    • المؤلفين
    • الموقع
243,865 نتائج ل "Equality."
صنف حسب:
A sense of inequality
\"This book considers what provokes everyday 'views' or framings of inequality\"-- Provided by publisher.
ÇALIŞMA YAŞAMINDA BİR AYRIMCILIK TÜRÜ OLARAK MOBBİNG VE SİBER BOYUTU
Teknolojinin toplumsal yaşamı ve ilişkileri baş döndürücü bir hızla deǧiştirdiǧi çaǧımızda, çalışma yaşamı ve içinde barındırdıǧı sorunlar da deǧişmektedir. Sanayileşmeyle birlikte gelişen işyeri olgusunu bugün, başat olarak kullanılan üretim teknolojisi tanımlar hale gelmiştir. İşyerleri farklılaşıyor, iş ilişkileri deǧişiyor olsa da evirilen çalışma yaşamının doǧasında görece \"yeni\" sorunlar da şekil deǧiştirerek yaşanmaya devam etmektedir. İnsanların bir kişiye ya da bir gruba diǧerlerinden farklı muamele etmesi ve bu farklı muameleyi zihnindeki ayrımcı kodlar üzerinden meşrulaştırması yeni bir olgu deǧildir. \"İşyerinde yıldırma\" kavramı ile 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanununda düzenlenen mobbing sorunu esasen bir ayrımcılık türüdür. Bu ayrımcılık türü, dijitalleşen çalışma yaşamında kendisini \"siber mobbing\" davranışları olarak ortaya koymaktadır. Teknolojinin mobbing davranışları üzerindeki dönüştürücü etkisinin bir yansıması olarak \"siber mobbing\", etki alanı geniş, etki gücü yüksek ve etki süresi uzun bir mobbing türü olarak maǧdurların iş yaşamları üzerinde yıkıcı sonuçlar doǧurmaktadır. Onurlu çalışma hakkının dijitalleşen iş yaşamında da korunması için çalışanların güçlendirilmesi ve baş etme kapasitelerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Sanal işyerlerinin, ofislerin ve iş ilişkilerinin iş yaşamına hâkim olmaya başladıǧı dünyamızda siber mobbing ile etkin bir mücadele hem bugünün hem de geleceǧin çalışma yaşamına ve siber etiǧine yön vermek anlamına gelmektedir. Amaç: Mobbing olgusunun bir ayrımcılık türü olarak ortaya konulması ve dijitalleşen çalışma yaşamında iletişim ve bilişim teknolojileri aracılıǧıyla kabuk dönüştüren bu olgunun siber boyutu ile tartışmaya açılması amaçlanmaktadır. Yaklaşım: Mobbing, onurlu çalışma hakkının ihlali olarak hak temelli bir yaklaşımla ele alınmaktadır. Bu yaklaşım temelinde ayrımcılık karşıtlıǧı ve eşitlik prensibi esas alınarak mobbing sürecinin iş yaşamında maruz kalınan farklı muamele örgüsünden oluştuǧuna ve bu örgünün dijitalleştiǧine dikkat çekilmektedir. Bulgular: Siber mobbingle mücadele için geliştirilebilecek çözümlerin sosyal taraflarla birlikte geliştirilmesi ve deǧerlendirilmesi gerektiǧi, geleneksel örgütlenme stratejileri ve yeni iletişim teknolojilerini buluşturan bir dijital sivil toplum hareketiyle özellikle siber mobbing gibi \"yeni\" sorunlarla, yaşandıǧı mecrada mücadele edebilmenin yollarının inşa edilebilir olduǧu sonucuna varılmıştır. Özgünlük: Çalışma %89,9 oranında özgün bir çalışmadır.
What’s Wrong with Equality of Opportunity
How do we know if people are equal? Contemporary philosophers consider a number of issues when determining if the goals of egalitarian distributive justice have been achieved: defining the metric of equality; determining whether the goal is equality, or simply priority or sufficiency; establishing whether there should be conditions, e.g. bad brute luck, for the amelioration of inequality. In all this, most egalitarians contend that what is to be equalized is not people’s actual shares of the good in question, but rather, the opportunities to have such shares. I counter this view with an ‘egalitarian flourishing’ approach that, in seeking to make people equal in actual well-being, takes exception to the role of opportunity in contemporary argument. The flourishing view means a focus on outcomes, on how people live, in order to enable people to live equally flourishing lives. I argue that if we consider the complex dynamics of choice and circumstance, the role of nonmaterial considerations and the ideal of an egalitarian community, equality of opportunity proves to be an inadequate approach to the realization of the egalitarian ideal.
The 1970s
The 1970s looks at an iconic decade when the cultural left and economic right came to the fore in American society and the world at large. While many have seen the 1970s as simply a period of failures epitomized by Watergate, inflation, the oil crisis, global unrest, and disillusionment with military efforts in Vietnam, Thomas Borstelmann creates a new framework for understanding the period and its legacy. He demonstrates how the 1970s increased social inclusiveness and, at the same time, encouraged commitments to the free market and wariness of government. As a result, American culture and much of the rest of the world became more--and less--equal.
Equality in education: Fairness and inclusion
Jedná se o odborný text spíše teoretického charakteru, který svým obsahem reaguje na aktuální požadavky praxe, ale zároveň komentuje teoretickou základnu doplněnou o ucelený souhrn dosavadního vědeckého poznání a zkušeností vybraných autorů z jednotlivých zemí. Theory and practice, local perspective a comparative perspective. Konečným příspěvkem v této části je pak kapitola 14, která představuje e-learning jako nástroj rovného vzdělávání v Saudské Arábii a Zanzibaru. Publikace je určena zejména pro vědecké pracovníky, což je zřejmé jednak ze samotného obsahového zaměření knihy, ale také díky formální stránce publikace - užívání odborné terminologie, struktura samotné práce a prezentace výsledků výzkumných studií.